MEZUN ZİYARETLERİ
′94 EMRE ALAMAN - HP

SK-SAL İstanbul İş Ağı ziyaretleri kapsamında kurulduğu 1939 yılından beri teknoloji üreten ve sektörünün öncülerinden olan teknoloji devi HP’nin Türkiye Genel Müdürü '94 mezunumuz Emre Alaman’ı ziyaret ettik.

İş Ağı Komitemizi keyifli bir sohbet eşliğinde ağırlayan mezunumuz 14 yıllık HP kariyeri boyunca Satış Geliştirme Uzmanı, Finansal Analist, Notebook Kategori Yöneticisi, Dağıtım Kanalı Yöneticisi, Perakende Satış Yöneticisi, Ticari Kanal Yöneticisi ve Kurumsal Satış Yöneticisi olarak çeşitli pozisyonlarda görev aldı.

 

  • BİRÇOĞUMUZ TANIYORUZ AMA KISACA KENDİNİZİ VE ŞİRKETİNİZİ ANLATABİLİR MİSİNİZ?

1994 yılında Samsun Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra Boğaziçi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünü okumak için İstanbul’a geldim. Yanılmıyorsam benimle birlikte on civarında Kolejli o dönem Boğaziçi Üniversitesi’ne girmişti, tabii birbirimize çok destek olduk. İlk geldiğinizde kimseyi tanımıyorsunuz haliyle İstanbul’da. O zaman biz bütün liseliler en azından bir süre sonra yeni arkadaşlar edinene kadar birlikteydik. Mezuniyetten sonra ilk Tekfen Holding’de işe başladım. Bir süre Proje Departmanı'nda çalıştım. Fakat çok kısa sürdü. Ben üniversitedeyken arkadaşlarımla bilgisayar toplayıp satmaya başlamıştık. O dönemde bilgisayar satın almak, kullanmak çok kolay değildi. Hele bilgisayar toplayıp onu kullanılabilir hale getirmek hiç kolay değildi. Yine Kolej’den arkadaşım Barış Baykan ile birlikte uzun süre içlerinde kurumsal firma müşterilerimizin de olduğu iyi satışlar yaptık. Çok kısa süren mühendislik kariyerimden sonra Barış ve 2 arkadaşımızla birlikte 4 ortak kendi işimize devam ettik. Şirketimiz daha çok kurumlara yönelik bilgisayar satışı ve kurulumu üzerineydi. 99 senesinde kurulan şirketin, 2001 senesinde doların ani yükselişiyle birlikte, birçok şirketle beraber faaliyetine son verildi. Sonrasında ben MBA eğitimi almak için Kanada’ya Sobey School of Business'a gittim. 1 buçuk yıl aldığım eğitim sonrası 1 buçuk yıl da bir danışmanlık şirketinde çalıştım. Türkiye'ye dönüp 6 aylık bir askerlik süresinin ardından 2005 senesinde HP’de çalışmaya başladım. 14 senedir de buradayım. Benim çalışmaya başladığım dönemler bilgisayar ve IT için mükemmel bir dönemdi. Hızlı bir sektördü. 

 

HP dünyada 80 yıllık bir şirket. Türkiye’de ise bu yıl 30.yılını kutladık. Sadece Türkiye’ye satış yapıyoruz. Bilgisayar, yazıcı, bunların aksesuarları, yazılımları, servisleri gibi alanlarda hem kurumsal ürünlerimiz var, hem de bireysel tüketicilere yönelik mağazalarda yer alıyoruz. HP Türkiye’de 2005’ten bu yana Genel Müdür olana kadar 8-9 farklı görevde çalıştım. Şubat 2019’da da Genel Müdür olarak göreve başladım. İş hayatı zaman zaman stresli olabiliyor ama bunu dayanılabilir kılan çok keyifli, arkadaşlık kültürüne sahip bir ortamımız var burada. Çalışanlarımızın çoğu da çok uzun senelerdir burada zaten. Türkiye ofisinde %55 kadın çalışan var. Bu hem sektör için hem Türkiye için hem de dünya için çok iyi bir oran. Yöneticilerimizde de kadın çalışan oranımız aynı şekilde. Ve gençleri mümkün olduğunca aramıza katmaya çalışıyoruz. Çalışanlarımızın %15’i Z kuşağından ki bunu arttırmaya çalışıyoruz.

 

  • ANADOLU LİSESİ ÖĞRENCİSİ EMRE’Yİ TASVİR EDEBİLİR MİSİNİZ VE O DÖNEM ÖRNEK ALDIĞINIZ BİR KİŞİ / ÖĞRETMEN VAR MI? / OLDU MU?

Samsun Anadolu Lisesi’nde çok parlak bir öğrenci değildim ama derslerim genel olarak iyiydi. Sadece Almanca dersleri benim için stresliydi, Almanca öğretmenlerimi hiç unutamam o sebeple ama çok severim :) İngilizcem iyiydi ama Almanca’ya ilginç bir şekilde ısınamadım. Pakistanlı İngilizce öğretmenlerimiz vardı mesela hazırlıkta. Samsun Anadolu Lisesi zaten muazzam bir okuldu, örnek aldığımız birçok başarılı ve çok iyi öğretmenlerimiz vardı. Matematik mesela, çok iyi matematik öğrendik, çok iyi fizik kimya öğrendik. Alanım olmadığı halde Semra Hocam sayesinde coğrafyaya da çok ilgi duymuştum lise döneminde. Bir ders bir öğrenciye ancak bu kadar sevdirilebilir!

Çok arkadaşım vardı, sosyal de bir insandım. Alt/üst dönemlerden birçok arkadaşım vardı. Ablam (’89 Kübra Alaman Şehirli), kuzenlerim Kolejli. Aslında bakınca bizim bütün ailemiz Samsun Anadolu Lisesi’nden gibi. O sebeple okul gibi değil de sanki aile ortamı gibiydi bir yönüyle de Samsun Anadolu Lisesi benim için. Dönemimiz de çok samimi bir dönemdi, hala tüm dönem iletişim halindeyiz her gün Whatsapp grubumuzdan konuşuyoruz. Bugünkü yakın arkadaş gruplarıma bakarsak bir Kolejliler bir Boğaziçililer aslında, hala sık görüştüğümüz çok yakın bir arkadaş grubumuz var.

 

  • KLASİK OLACAK AMA, AKLINIZDA KALAN OKULLA İLGİLİ UNUTAMADIKLARINIZ / ANILARINIZDAN BAHSEDEBİLİR MİSİNİZ?

Saç kontrolleri ve onlardan nasıl kaçacağımızın planları :) Bahçe alanımızdaki yürümelerimiz müthiş bir sosyalleşme ortamıydı. Masa tenislerini unutmam mümkün değil, o masa kapacağım diye koşturmacalarımız. Ve ne kadar çok sevmişiz masa tenisini, hala bir yerde masa tenisi masası göreyim hemen giderim.

Sporla o zamanlar yine ilgiliydim, basket maçlarını çok severdim hep giderdik, diğer liselerle olan rekabet çok tatlıydı. Takımda oynamadım hiç ama çok desteklerdim, iyi izleyiciydim :) Futbol çok oynardım. Sema hocamızın yönettiği kız voleybol takımımız mesela çok iyiydi onu hatırlıyorum. 8 Aralık’larda dans gösterileri yaptığımızı hatırlıyorum. Hatta son sene hazırladığımız dans gösterisi bayağı güzeldi, çok beğenildiği için birkaç defa tekrarlamıştık.

Okul çıkışı eve yürüyüşlerimiz. Bir gün Yunus Emre Bayrak ile Kolej yokuşunu inerken bizim yolumuzu kesmişlerdi. Sorun yaşamadık ama sonra okulda durumu anlattığımızda sanıyorum hemen hemen kırk kişilik bir güruh “Kimmiş o bizim arkadaşlarımızın yolunu kesen?!” seslenişleriyle aşağıya inmişti. Kaç okulda vardır bu güzel kenetlenme, dostluk bilmiyorum. Bu gücü ve güveni hissetmek güzeldi. O zamanki Samsun yapısına göre de daha ilerici, rahat, keyifle, bir arada büyüdük.  

Böyle düşününce de bir sürü anı var. Kötü anı var mı…? İllaki vardır ama insan beyni siliyor kötü anıları, hep güzel şeyleri hatırlıyorum Kolej’e dair. Çok güzel yıllardı, ben çok mutlu geçirdim lisedeki yıllarımı.

 

  • ÇOK BAŞARILI YÖNETİCİ OLARAK GEREK İŞ YAŞANTISINDA GEREK SOSYAL YAŞANTINIZDA OKULUMUZ SİZCE ŞU ANDAKİ EMRE ALAMAN’A NELER KAZANDIRMIŞTIR?

Okulumuzun mezun ağı bence çok önemli. İş ortamında da birlikte çalıştığımız Kolejli arkadaşlarımız, hatta iş ortaklarımız var. Onlarla çalışmak ayrı bir keyifli oluyor benim için, sonuçta güvenebildiğin, aynı kültürden gelen insanlar. Samsun Anadolu Lisesi’nden bir mezunun bulunduğu ortamlarda/durumlarda hiç tanışmasan bile “Ben de Samsun Anadolu Liseliyim” dediğinizde tüm kapılar açılıyor.

Sosyal hayatta da, belki 20 yıldır karşılaşmadığın arkadaşınla bir araya geldiğinde sanki dün birlikteymişsin gibi bıraktığın yerden devam ediyorsun. Bu inanılmaz güzel bir şey.

 

Derneğimizin İş Ağı ve öğrencilere yönelik projelerinde önerilerde bulunan ve çeşitli alanlarda yapacağımız faaliyetlerde de katkı ve katılım sağlamak arzusunda olduğunu belirten mezunumuza keyifli sohbeti ve misafirperverliği için çok teşekkür ediyoruz.